Depresyon, yalnızca ruhsal sağlığı etkilemekle kalmaz, aynı zamanda beynin çalışma biçimini de ciddi şekilde bozar. Uzmanlar, tedavi edilmediğinde depresyonun etkilerinin sanıldığından çok daha yıkıcı olabileceğine dikkat çekiyor. İşte detaylar…
Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Emine Yağmur Zorbozan, depresyonun beyin fonksiyonları üzerindeki karmaşık etkilerini ve tedavi yöntemlerini mercek altına aldı. Dr. Zorbozan, duygusal düzenleme süreçlerinin beyin tarafından karmaşık bir şekilde yönetildiğini belirterek, bu alanlarda yaşanan bozulmaların duygusal regülasyonda ciddi sorunlara yol açabileceğini ifade etti.
Dr. Zorbozan, depresyonun genç erişkinlerde sıklıkla unutkanlık, umutsuzluk, kararsızlık ve bilişsel sis gibi birçok kognitif soruna neden olduğunu vurguladı. Bu belirtiler, depresyonun beyin fonksiyonlarını ne denli etkilediğini ve kişinin genel yaşam kalitesini nasıl olumsuz yönde etkilediğini gösteriyor.
Depresyonun tedavi edilmediğinde, zamanla beyin fonksiyonlarında kalıcı bozulmalara yol açabileceğini belirten Dr. Zorbozan, “Tedavi edilmediğinde, depresyon, yeti yitimi ve bunama gibi daha ciddi durumlara neden olabilir,” dedi. Bu sebeple, depresyon belirtilerinin erken aşamada fark edilmesi ve profesyonel destek alınmasının önemini vurguladı.
DEPRESYON BEYİN HÜCRELERİNİ TEHDİT EDİYOR
Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Emine Yağmur Zorbozan, depresyonun duygusal düzenleme süreçlerini nasıl etkilediğini ve beyin üzerindeki karmaşık etkilerini detaylı bir şekilde açıkladı. Dr. Zorbozan, beynin olayları anlamlandırma, yorumlama ve bu yorumların sonucunda duygular hissetme süreçlerinin birçok beyin bölgesi tarafından karmaşık bir şekilde yönetildiğini belirtti. Herhangi bir bozulma ya da yapısal rahatsızlığın, bu alanlarda iletim sıkıntılarına ve duygusal regülasyon sorunlarına yol açabileceğini kaydetti.
Depresif süreçlerin özellikle beynin prefrontal korteksini, yani düşünce ve yorumlamadan sorumlu bölgesini ve limbik sistemi etkilediğini ifade eden Dr. Zorbozan, bu bölgelerde yaşanan bozulmaların depresyonun belirgin belirtilerini güçlendirdiğini vurguladı. Depresyonun tanısının klinik olarak yapıldığını belirten Dr. Zorbozan, hekimin kişisel ve nöropsikolojik verileri bir arada değerlendirerek tanı koyduğunu açıkladı.
Dr. Zorbozan, depresyonun teşhisinde beyin anatomisi hakkında bilgi veren MRG ve fonksiyonel durumu gösteren EEG gibi tetkiklerin önemine dikkat çekti. İlk psikiyatrik başvurularda bu testlerin yapılmasının gerektiğini belirten uzman, depresyona neden olabilecek beyin yapısındaki değişiklikler, epilepsi gibi hastalıkların dışlanması gerektiğini ifade etti. Son araştırmalarda EEG değişikliklerinin, depresyon tanısında biyolojik marker olarak kullanılabileceği ve hastalığın seyrine ilişkin öngörülerde bulunabileceği gösterilmiştir.
Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Emine Yağmur Zorbozan, depresyonun doğru bir şekilde teşhis edilmesi için ilk psikiyatrik başvurularda MRG ve EEG testlerinin yapılmasının şart olduğunu vurguladı. Depresyon tanısının klinik olarak konulduğunu belirten Dr. Zorbozan, hastanın biyolojik ve nöropsikolojik verilerinin bir arada değerlendirildiğini ifade etti.
Dr. Zorbozan, beyin anatomisinin detaylı bir şekilde incelenmesini sağlayan MRG ve beynin fonksiyonel durumunu gösteren EEG’nin, depresyon teşhisinde hayati öneme sahip olduğunu belirtti. EEG değişikliklerinin, depresyon tanısında biyolojik marker olarak kullanılabileceğini ve hastalığın seyrine dair öngörülerde bulunabileceğini ekledi.
Depresyonun, dikkat ve yürütücü işlevler gibi birçok frontal işlevde aksamalara neden olabileceğini belirten Dr. Zorbozan, depresyonun genç erişkinlerde unutkanlık, umutsuzluk, kararsızlık ve bilişsel sis gibi birçok kognitif sorunun yaygın sebeplerinden biri olduğunu vurguladı.
Dr. Zorbozan, depresyon tedavisinde yürüyüş, meditasyon ve diğer egzersizlerin önemini de açıkladı. Bu tür aktivitelerin beynin belirli bölgelerini aktive ederek dopamin, seratonin, oksitosin ve endorfin gibi nörotransmitterlerin salınımını sağladığını belirten uzman, bu yöntemlerin, ilaçlar ve psikoterapilerden sonra depresyon sağaltımında en etkili yöntemlerden biri olduğunu söyledi.

