Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

NASA’dan büyük keşif: Mars’ta eski yaşam izleri tespit edildi

Amerikan Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), Mars’ta görev yapan Perseverance keşif aracının yeni bir keşifle dikkatleri üzerine çektiğini duyurdu. NASA’nın açıklamasına göre, Perseverance keşif aracının bulguları üzerinde çalışan bilim insanları, milyarlarca yıl önce mikrobik yaşama ev sahipliği yapmış olabileceğine dair işaretler taşıyan bir kaya tespit etti. Bu önemli keşif, Mars’ın geçmişte yaşam barındırıp barındırmadığına dair merak edilen sorulara ışık tutabilir. Ayrıntılar haberimizde…

Amerikan Havacılık ve Uzay

Amerikan Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), Mars’ta görev yapan Perseverance keşif aracının yeni bir keşifle dikkatleri üzerine çektiğini duyurdu. NASA’nın açıklamasına göre, Perseverance keşif aracının bulguları üzerinde çalışan bilim insanları, milyarlarca yıl önce mikrobik yaşama ev sahipliği yapmış olabileceğine dair işaretler taşıyan bir kaya tespit etti. Bu önemli keşif, Mars’ın geçmişte yaşam barındırıp barındırmadığına dair merak edilen sorulara ışık tutabilir. Ayrıntılar haberimizde…

NASA, Perseverance keşif aracının Mars’ta milyarlarca yıl önce mikrobik yaşam barındırmış olabilecek bir kaya keşfettiğini duyurdu. Bilim insanları, Büyük Kanyon’daki Cheyava Şelalesi’nden ilham alarak “Cheyava Şelalesi” adını verdikleri ok ucu şeklindeki bu kayayı, Mars’ın geçmişte mikroskobik yaşama ev sahipliği yapıp yapmadığına dair önemli ipuçları içermesi nedeniyle dikkatle inceliyor.

Perseverance gezgini üzerindeki çeşitli cihazlarla yapılan analizler, yaklaşık 1 metre boyunda ve 60 cm enindeki kayanın, eski yaşam belirtileri taşıdığını ortaya koydu. Bu keşif, Mars’ta milyarlarca yıl önce suyun aktığı ve muhtemelen yaşam formları tarafından bırakılmış kimyasal izler ve yapılar içerdiği belirlenen bir bölgede yapıldı.

MARS’TA MİKROBİK YAŞAM BELİRTİLERİ TAŞIYAN KAYA BULDU

nasa mars,

Cheyava Şelalesi kayasının bulunduğu bölgedeki analizler, milyarlarca yıl önce burada akan suyun izlerini ve muhtemelen yaşam formları tarafından oluşturulan kimyasal izleri ortaya çıkardı. 22’nci kaya örneği olarak incelenen “Cheyava Şelalesi”, Jezero Krateri’ne akan eski bir nehir vadisi olan Neretva Vallis’in kuzey kenarında keşfedildi.

Perseverance’ın üzerindeki “Organikler ve Kimyasallar için Yaşanabilir Ortamların Raman ve Lüminesans ile Taranması (SHERLOC)” cihazı, kaya üzerinde birkaç tarama gerçekleştirerek organik bileşikler tespit etti. Bu karbon bazlı moleküller, yaşamın yapı taşları olarak kabul edilse de biyolojik olmayan süreçlerle de oluşabileceği biliniyor.

California Teknoloji Enstitüsü’nden Ken Farley, “Cheyava Şelalesi, Perseverance tarafından şu ana kadar incelenen en ilginç, en karmaşık ve potansiyel olarak en önemli kaya. Organik maddeler, mikrobik yaşamın enerji kaynağı olabilecek kimyasal reaksiyonları gösteren belirgin renkli noktalar ve yaşam için gerekli suyun izlerini taşıyor.” ifadelerini kullandı. Ancak, kayanın oluşumu ve yakındaki kayaların bu özelliklere ne ölçüde katkıda bulunduğu konusunda daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtti.

Cheyava Şelalesi kayasında, büyük beyaz kalsiyum sülfat damarları ile Mars’a özgü paslı kırmızımsı rengi veren hematit minerali bulunuyor. Ayrıca, kaya üzerinde leopar desenine benzeyen siyah maddelerle çevrili milimetrik boyutta kirli beyaz lekeler tespit edildi. Perseverance’ın “X-ışını Litokimyası için Gezegensel Enstrüman (PIXL)” cihazı, bu siyah halelerin demir ve fosfat içerdiğini saptadı.

Queensland Üniversitesi’nden astrobiyolog David Flannery, “Bu noktalar büyük bir sürpriz. Dünyada kayalardaki bu tür özellikler genellikle yeraltında yaşayan mikropların fosilleşmiş kalıntılarıyla ilişkilendirilir.” dedi.

Kayada tespit edilen olivin kristalleri ve sülfatın, Mars’taki magmanın kristalleşmesiyle oluşmuş olabileceği ve biyolojik olmayan süreçlerle leopar desenlerini oluşturmuş olabileceği ihtimaller arasında yer alıyor. Bilim insanları, bu izlerin kaynağını tam olarak belirlemek için daha fazla araştırma yapılması gerektiğini vurguluyor.