Uzun ve mutlu yaşamanın sırrı bu 8 kuralda saklı

Uzun süredir bilim insanları, uzun ve dolu dolu bir yaşamın anahtarını keşfetmeye çalışmaktadırlar. Danimarka’daki ikizler üzerine yapılan bir çalışma, bir insanın yaşam süresinin sadece %20’sinin genetik faktörlerle ilgili olduğunu ortaya koymuştur. Geri kalan %80 ise yaşam şeklimiz ve çevresel etmenlerle şekillenmektedir. Daily Star gazetesinde yer alan bir makaleye göre, bu bulguları inceleyen Dan Buettner, dünya genelinde en uzun ve sağlıklı hayatı süren beş bölgeyi incelemeye ve “yaşlanmayı durdurma” konusunda araştırmalarını derinleştirmeye karar vermiştir.

Dan, dünya üzerindeki beş özel bölgeyi - Yunanistan’daki Ikaria, Kaliforniya’daki Loma Linda, Kosta Rika’daki Nicoya, Japonya’daki Okinawa ve İtalya’daki Sardunya - ‘Mavi Bölgeler’ olarak adlandıran araştırmacıdır. Bu bölgeler, düşük kronik hastalık oranları ve yüksek yaşam beklentileri ile tanınır. National Geographic ile birlikte çalışan Dan, bu bölgelerdeki yüz yaşını aşkın kişilerin uzun yaşam sırlarını keşfetmek için geniş çaplı bir araştırma yürüttü. Bir grup tıbbi uzman, antropolog, demograf ve epidemiyolog, bu bölgelerin ortak özelliklerini belirlemek için çalıştı. Sonuç olarak, Dan ve ekibi, dünya genelindeki insanların yaşam sürelerini uzatmaya yardımcı olabilecek dokuz temel ilkeyi keşfettiler. Bu ilkelere göre, 'Mavi Bölgeler’de yaşayanların yüz yaşına ulaşma ihtimali, diğer yerlerde yaşayanlara göre on kat daha fazladır. Peki, bu yaşamı uzatan dokuz kural nedir, diye merak ediyor olabilirsiniz.

1. Günlük Hareketin Önemi: Yoğun spor rutinlerinin sağlık için şart olduğunu düşünebilirsiniz, fakat Dan’a göre asıl cevap daha basit aktivitelerde yatıyor. Mavi Bölgelerdeki insanlar, geleneksel egzersiz programlarına katılmazlar; onlar günlük işlerini yaparken her 20 dakikada bir doğal bir şekilde hareket ederler. Bu, bahçeyle uğraşmayı, kendi ekmeğini pişirmeyi, araba yerine yürüyüşü tercih etmeyi ya da manuel aletler kullanmayı içerebilir.
2. Stresle Başa Çıkma: Küçük sorunlar karşısında stres yapmak birçok kişiyi etkileyebilir. Ancak, Mavi Bölgelerde yaşayanlar bu tür durumları fazla önemsemezler. Bu durum, kan basıncını dengede tutmanın yanı sıra, stresi ve buna bağlı inflamasyonu azaltmaya yardımcı olur. Dan, LadBible’a verdiği demeçte, “Stres, yaşla ilişkili birçok ciddi hastalığın neden olduğu kronik inflamasyona sebep olur. Dünyanın en uzun yaşayan insanları, bizim yapmadığımız stres atıcı rutinlere sahiptirler. Okinawanlar her gün atalarını anarak zaman ayırır, Adventistler dua eder, İkaryalılar şekerleme yapar ve Sardunyalılar keyifli saatler geçirirler,” demiştir.
3. Yaşamak İçin Bir Neden Bulmak: Dan, her gün için bir amacınızın olmasının, sağlık ve uzun ömür üzerinde mucizevi etkiler yaratabileceğini vurguluyor. Mavi Bölgelerdeki insanların, hayata karşı tutkulu ve kararlı bir zihniyetle dolu olduklarını gözlemlemiştir; yaşama sevincinin, dünyada geçireceğiniz süreyi uzatabileceğini savunur.
4. Bitkisel Beslenme: Mavi Bölgelerdeki insanlar, et yerine bitkisel beslenmeyi tercih ediyorlar ve bu tercih, sağlıklarına büyük faydalar sağlıyor gibi görünüyor. Dan, bu bölgelerdeki yüz yaşını aşkın kişilerin %95’inin bitkisel beslenmeyi benimsediğini ve özellikle fasulye ve mercimeği diyetlerinin temel unsuru olarak gördüklerini keşfetmiştir. Ayrıca, mayalı ekmek yerine tam tahıllar ve ekşi mayalı ekmek gibi daha sağlıklı karbonhidrat kaynaklarını tercih ediyorlar.
5. Aile ve Sevgiye Önem Verme: Dan, Mavi Bölgelerdeki insanların geçmişteki yaşam deneyimlerine bakıldığında, aile bağlarının ve sevdiklerinize verdiğiniz değerin, uzun bir ömrün sırrı olabileceğini belirtiyor. “Mavi Bölgelerdeki yüz yaşını aşkın başarılı bireyler, ailelerini hayatlarının merkezine koyuyorlar. Bu, yaşlı ebeveynlerin ve büyük ebeveynlerin evde veya yakın çevrede yaşamasını sağlamak anlamına geliyor, bu da gençlerin sağlık ve ölüm oranlarını olumlu yönde etkiliyor. Hayat arkadaşlarına bağlılık gösteriyorlar, bu da yaşam sürelerini üç yıl kadar artırabiliyor ve çocuklarına sevgi ve zaman ayırarak onların gelecekte kendilerine bakma ihtimalini yükseltiyorlar,” diyor Dan.
6. Yeme Alışkanlıkları Edinme: Yemek tabağınızı doldurmak yerine, yeme miktarınızı bilinçli bir şekilde sınırlamak daha faydalı olabilir. Mavi Bölgelerde yaşayanlar, genellikle günün son öğününü akşamüstü veya akşamın ilk saatlerinde alırlar ve bu öğün genellikle günün en hafifidir. Sabah ve öğlen öğünlerinde daha doyurucu yemekler tercih ederler ve böylece gün boyunca enerjik kalırlar. Yemek yeme sürecinde kendilerini aşırı doymuş hissetmekten kaçınarak, tokluklarının %80 seviyesine ulaştıklarında yemeyi bırakırlar. Bu, Dan’ın belirttiğine göre, “Açlık ile doymuşluk arasındaki ince çizgi, kilo kontrolü için belirleyici olabilir.”
7. Sağlıklı Sosyal Ortam Oluşturmak: Doğru sosyal çevreyi bulmak, yaşam sürenizi uzatmada önemli bir rol oynayabilir. Dan, davranışların sosyal olarak yayıldığına inanır ve olumsuz etkileri olan kişilerle zaman geçirmenin, bu olumsuzlukları da beraberinde getireceğini düşünür. Aksine, sizi destekleyen ve ilham veren kişilerle vakit geçirmek, pozitif bir etki yaratabilir. Dan’a göre Framingham Çalışmaları, sigara içme, obezite, mutluluk ve yalnızlık gibi durumların sosyal çevre tarafından etkilenebileceğini göstermektedir. Bu nedenle, uzun yaşayan kişilerin sosyal çevreleri, sağlıklı alışkanlıklarını destekleyici yönde etkilemektedir.
8. Toplulukla Bağ Kurma: Bir topluluğun parçası olduğunuzu hissetmek, yaşam sürenizi artırabilir. Yerel topluluklara katılmak, ortak amaçlar etrafında birleşmek ve başkalarıyla deneyimleri paylaşmak, hayatınıza olumlu katkılar sağlayabilir. Mavi Bölgelerdeki topluluklar genellikle düzenli olarak dini törenlere ve etkinliklere katılırlar. Araştırmalar, ayda dört kez bu tür topluluk etkinliklerine katılan kişilerin, ortalama olarak 14 yıl daha uzun yaşadıklarını ortaya koymaktadır, Dan’ın ifadesine göre.